Türkiye İçin Bir Değişim Manifestosu: Felsefe, Şiddetsiz İletişim ve Çağdaş Babalık
Bu manifesto maddesi, Türkiye'nin en derin yaralarına köklü çözümler getirmeyi hedefliyor. Toplumsal dönüşümü, eğitim ve aile yapısını yeniden ele alarak başlatmayı amaçlıyor.
Temel Hedefler
* Felsefe ve Eleştirel Düşünme Zorunlu Hale Gelecek: İlkokuldan itibaren tüm resmi dairelerde ve okullarda Felsefe ve Eleştirel Düşünme dersleri müfredata eklenecek. Bu sayede, dogmalarla değil, sorgulayan ve düşünen bireylerle yoğrulmuş bir toplum inşa edilecek. Bu dersler, din derslerinin bir alternatifi değil, tamamlayıcısı olarak konumlandırılacak.
* Her İlde Aile ve Toplumsal Denge Enstitüleri Kurulacak: Bu enstitüler, bilimsel veriler ışığında eğitimler sunacak. Enstitülerde, Şiddetsiz İletişim, Çocuk Hakları ve Babalık Rolünün Çağdaş Dönüşümü gibi konular işlenecek. Amacımız, aile içi şiddeti önlemek ve sağlıklı bir aile ortamını teşvik etmek.
Neden Bu Manifesto Türkiye İçin Önemli?
* Şiddete Karşı Bilimsel Bir Kalkan: Türkiye'de kadına ve çocuğa yönelik şiddetin önüne geçmek için "Babalık Eğitimi" zorunlu hale getirilecek. Babalar, çocuk gelişimi ve duygusal zeka konusunda sertifikalı eğitimler alarak çocuklarıyla daha sağlıklı bağlar kuracak.
* Mahalle Baskısı Yerine Bilimsel Tartışma: Enstitülerde düzenlenen seminerlerle "namus cinayetleri," "çocuk yaşta evlilik" ve "erkek şiddeti" gibi konular, dini referanslardan bağımsız, bilimsel verilerle masaya yatırılacak.
* İnsan Haklarına Dayalı Ahlak: "Ahlak" kavramı, evrensel insan hakları ve çocuk psikolojisi üzerinden yeniden tanımlanacak. Toplumsal ahlak, dini baskılarla değil, bireylerin özgür iradesi ve karşılıklı saygı temelinde inşa edilecek.
Uygulama Alanında Fark Yaratacak Yaklaşımlar
* "Babalık Karnesi": Çocuğu olan her baba, düzenli aralıklarla "şiddetsiz iletişim" ve "çocuk hakları" sınavlarına girecek. Bu sınavlar, babalık rolünün sürekli bir gelişim süreci olduğunu vurgulayacak.
* "Aile İçi Demokrasi Modeli": Çocukların, aile kararlarında söz sahibi olması sağlanacak. Boşanma süreçlerinde çocukların görüşleri yasal olarak dikkate alınacak.
* "Sokak Felsefecileri": Her ilde oluşturulan ekipler, kahvehanelerden parklara kadar her yerde vatandaşlarla "Adalet nedir?", "Özgürlük nerede başlar?" gibi temel soruları tartışarak düşünceyi sokağa taşıyacak.
Bu manifesto, "Devlet aileye müdahale ediyor" gibi eleştirilere açık olsa da, asıl amacı müdahale etmek değil, şiddeti önlemek ve çocuk haklarını korumaktır. Hedefimiz, sorgulayan değil, düşünen bir toplum yaratmaktır.

Mehmet Bazman