Artık tat vermiyor yaşam,
Yada insanlar...
Bilemiyorum!
Gün geçtikçe büyük bir kara deliğin içine,
Gram gram düşüyoruz bile isteye...
Sonumuz nasıl olacak bilinmez ama...
Eskileri özlüyor insan işte...
Türkçe'nin güzel hemhalini barındıran o nesli izledikçe...
Yuh beee diyorum içimden,
Herşeye kavuşurken insan...
Meğer özünü değiştiriyorm... Devamını Gör

Saki rengi hayatlardayız.
Varına yok oluyoruz.
Ahmakça ömür çürütenler ile,
Yaşamı yeşertmeye çalışanların savaşında.
Ezildikçe gram gram kararıyoruz.
Siyasetin kirli çıkısında,
Bolcası nemalanma derdinde!
Haram olduğunu bile bile...
Çukkasının esirinde...
Torpillerle işe girmeyi bırak,
ATATÜRK'ün en değer verdiği mesleğe bile el atılıyor... Devamını Gör

Kimilerine göre en ağır acı...
Aşk Dı!
Kimilerine göre ise...
Yalnızlık!
Birilerine göre en ağır darbe...
Aldatılmak Dı!
Kimisine göre ise...
Yarımlık!
Kuyusu neye ne kadar eksikse.
İnsan da sadece o beliriyordu sanki.
Acıların bile rengi karışıyordu,
Özlemle nefret hiç birbirine bu kadar yakışmazdı
Yada
Sevmekle ihanet...
Kimi kuyusu... Devamını Gör

Vuslatın kirli bir yolu vardı.
Yada vuslata gidenlerin yolu kirliydi.
Kayıp gemiler,
Kırık dökük güverteler saklıydı.
Bir demir kızarıyor, şekil alıyordu yaşamda.
İnsan kızardıkça hiçleşmek yerine,
Talana ve dolana sarılıyordu.
İyiliğin şavkını kararmış kalpler kapatıyordu bu masalda.
Gidenler gittiği gibi.
Kalanlar ise zehirliyordu hayatı... Devamını Gör

O kadar kolay değil hayat...
Yada yüzyılları devirmiş insanın gram akıllanmaması bu yaşananlar.
Yersiz yeminler mi?
Bilmeyen var mı?
Gitmek için edenler,
Kalmak için edenler,
Yakınlaşmak için edenler,
Satmak için edenler,
Savurmak için edenler,
Daha sıralanır gider bu liste edenlerle...
Elbet vardır bu dünya üzerinde,
Yemini için savaşan... Devamını Gör

Narıma yanarım.
Rüzgarda savrulan yıllarıma...
Yapabilecekken yapamadıklarıma...
Zamana yanarım anlasana.
Yine bir karanlık gecede.
Işıkların sararttığı sokaklara bakıyorum.
Fırtınalı bir günde oturmuş yine seni anıyorum.
Şarkılardaki tınıları katık ediyorum şiirlerime.
Sözlerin geliyor aklıma,
Ben yeniden yanıyorum.
Fıtratım gereğiymiş a... Devamını Gör

Kayıp düşmekten korkar insan.
Yitip gitmekten.
Sözlerini hoyratça kullanarak varacam sanır mazide bırakılan yere...
Cümleler delirir puslu gecelerinde.
Bilir de bilmeyi istemez işte!
Küçük bir kedi sıcaklığında sakinler yüreği de.
Sakinliğin değerini bilmez.
Hep bir aldatmaca,
Hep bir bağırtı talan havada.
Özüne duyulmayı,
Gününe sahip çı... Devamını Gör

Yön bozuk,
Yönetim bozuk,
İnsan denen çiğ süt emmişin fıtratı da bozulduysa...
Dünya ne eylesin yarımlığa!
Kan bozuk,
Can bozuksa,
Renklerin ahengi ne eylesin zifiri karanlığa! ... Devamını Gör

Hasretin acısıyla çileli yürekler.
Kimi kavuşamadığına,
Kimi kavuşup kaybettiğine prangalı.
Yolu sonsuzluk olan sevgiler.
Elbet birgün tamamlanmalı.
Yarımı tüm eylemek için,
Kalana veda yakışmıyor.
Giden gittiği yerden memnun mu bilinmez amma.
Kalana koca dünya yetmiyor.
Kırlangıç misali göç ediyor birçok yürek.
Kimileri ise yusufçuk oluy... Devamını Gör

Kıyılarında yorgun bir hayatın.
Tam ortasına işlenmiş yaşam.
Herkes birşey den aç bırakılmış oysa,
Kimsenin ne birşeyi yok,
Yada herşeyi hiç tam.
Yosun rengi kaygılarla,
Kızılsı pişmanlıklar arasına...
Deli gibi boğuşuyor insan.
Oysa biteceğini bildiği bir döngünün içinde,
Torpilli ağabeyler ve hanım ablalar,
Onların gün yüzü göremeyesice... Devamını Gör

Buğusunda bir ömrün,
Yazıp yazıp sildiğimiz yazıların...
Kalmak ve gitmeyi hapsetmiş,
Özgürlüğün delisi ömür...
Yırtık bir mavi pantolon,
Beyaz bir tişört eşleşmesi anlar...
Kimileri göstere göstere günah kazandığı paralarını harçarken gözümüze sokuyor,
Fakire ahhh fakire ne gam dünya...
Yitip giden insanlığın arkadaşı sevgisizlik,
Tohumu ... Devamını Gör

Bazen hayatın düş olduğu zamanlar oluyor.
Perdeleri allı morlu.
Kapısı bol kakaolu.
Güneş bile pencereye konuyor.
Sıkıntılar tatlı bir esintiyle varlığını gösteriyor.
Aynı yastığa baş koyduğun insanın merhameti,
Sevgisi, ilgisi....
Renk renk çiçekleri büyütüyor.
Yaşın ilerledikçe düşüncelerin de değişiyor.
Hayatta görmek istediklerinde.
... Devamını Gör

Bir yarımlık yüklendi yüreğim bu ayrılıkta...
Oysa onca ayrılığın ev sahibiydi...
Sakındıkca kanattı ruhumu sözlerin de ama...
Kalmadı...
Bırakmadım bak ardında bir ben daha...
Hatalarımızı...
Sevaplarımızı...
Pişmanlıklarımızı...
Gözyaşlarımızı bırakıp ardımızda....
İki ayrı yolun yolcuları oldu yüreğimiz...
Birimiz çok sevmekten kaybett... Devamını Gör

O kadar halsizleşti ki yüreğim…
Kırılganım artık…
Sağa dönsem kırılıyorum…
Sola dönsem kırılıyorum…
Aklımdan geçmeyenler için yargılanıyorum…
İhanetsizliğim yüzünden yalnızlığa mahkum bırakılıyorum…
Oysa hiçbir şeyi gizli yaşamıyorum…
Sevdiğimi yada nefretimi dağa taşa haykırıyorum…
Bir tek şey anladım ki…
Sessiz ağlayışlara kurbanım…
Yal... Devamını Gör

Bazı sözlerin karmaşası kırılır parça parça.
Soğuk bir kalp ile durakalır zaman.
Gitmek ve hüzün koyun koyuna durur.
Sıcacık zamanları siler bir iki kelime.
Bazen de yeni bir filiz için biter herşey birden.
Kim bilir hangi hasreti gögüsler.
Kim bilir hangi bahara el eder.
Yağmur yağar kuru dalların ortasına.
Zaman geçer...
Boran güneşe has... Devamını Gör

Sukuta karşı gelişlerin,
Sabahında ayrılıklar.
Mavi düşlerin hapsolmuşluğuyla,
Mağrur yamalı hayatlar.
Olta atıyorsan sabahların kollarına.
Birde yarımla doyamıyorsan.
Bu hayatın acı kavrulmuşluğuyla.
Hüzün ateş,
Özlem gece,
Yalnızlık kor gibiyse bağrında.
Var ile yok arasında sıkışmışsa duygular...
Kararmışsa parelenen acılar
Bir tutam... Devamını Gör

Sahici bir tavırla sevmeli insan.
Gidiyorum dediği yolun Kitabı gibi doğruca...
Bir sağa bir sola sallanan ruhlar,
Yalnız birbirlerine kalıyor sonunda.
Ruhun da bir ritmi var elbet,
Lakin ruhun besini iyilikten!
Peki ya bunca şeytani ruh nerden geliyor demekten alamıyor insan kendini.
Hoş biraz kitap okuyan,
Azıcık etrafı tarafsız seyreden,... Devamını Gör

Ne kışlara gebe kaldı hayat...
Kimisi sıcacık sobanın etrafında...
Kimisinde ise yalnız bir şehirde, kimsesiz kalarak.
Mesafeler girince yalnızlaşıyor insan.
Öyle unutmakla olmuyor tüm geçmiş gitmişi...
Hele yüreğinde bir yufkalık yer varsa.
İşte tam ordan kırılıyor her defasında.
Şevkatla sarmaya çalışan bir kaç kişi çıkıyor karşına...
Ger... Devamını Gör

Eskiden olsa kızgınlığa mahkum olurdum.
Kımıldamazdı sinirlerim gerilmekten.
Zaman harmanladıkça öğreniyor insan...
Kızgınlığa mahkum edildiğini.
Bıçak sırtı sanıyor yaşadıklarını,
Yaşayamadıkları haksızlık...
Oysa,
Gelen ve giden her şey,
Oldurmakla ilgili...
Verilen veyahut verilmesini dilediğin her şey
Seni sen yapmakla ilgili...
Kımı... Devamını Gör

Bir gün sahilin en koyu mavisinde.
Irmakla birleşen bir nehir düşün.
Yarası olmayan,
Yamalı olmayan,
.
Denizlerin rengine bürünmüş
Onunla bütünleşmiş binbir tür ile
Sarılmak vardı...
Sevmek vardı...
.
Kıyısına uzanan kumsalda
Sadece yapraklar ile inşa edilmiş
Küçük bir ev düşün
Sıcacık,
Huzurlu,
.
Yemişlerin toprağı ahenkli.
Katkıs... Devamını Gör