Giriş yap! Hesap oluştur!
Nedir?
Ara
Şifreni mi unuttun?
14.Bölüm: Kanla Yazılan Uyarı - Sözümoki
29 Temmuz 2025, Salı 22:44 · 6 Okunma

14.Bölüm: Kanla Yazılan Uyarı

Bölüm: Kanla Yazılan Uyarı

Gölün altındaki mahzenden çıkarken Eylül ve Deniz’in üstüne bir ağırlık çökmüştü. O kemiklerin görüntüsü, geceleri rüyalarında bile onları rahatsız edecekti.
Kasabaya vardıklarında meydanın ortasında kanla yazılmış bir mesaj buldular:
“Bu sadece başlangıç, Eylül.”
Eylül’ün elleri titredi. “Yusuf… hâlâ içeride olamaz, değil mi?”
Deniz kaşlarını çattı. “Birinin bu mesajı yazmasına izin vermesi bile şüpheli. Polis bile karışmış olabilir.”
O gece tüm kasaba polis sirenleriyle uyandı. Yusuf Kara’nın tutulduğu cezaevi, kimliği belirsiz adamlar tarafından basılmış ve Yusuf kaçırılmıştı.
Radyo haberlerinde yankılanan cümle şuydu:
“Yusuf Kara firar etti. Tehlikeli ve silahlı.”
Eylül, korkudan donup kaldı.
“Demek şimdi intikam için geliyor…”

Deniz, Eylül’ü sakinleştirmek için göl kıyısına götürdü. Orada oturup konuşurken Deniz kendi geçmişini anlattı:
“Babanı yıllar önce tanıdım. Yusuf Kara’ya karşı birlikte savaştık ama ben korkup kaçtım. O yüzden babanın ölümünde kendimi suçluyorum.”
Eylül’ün gözleri doldu. “Demek babamın yalnızlığı bundanmış…”
Deniz elini Eylül’ün eline koydu. “Ben artık kaçmayacağım. Seninle birlikte savaşacağım.”
Yusuf Kara kasabaya döndüğünde ilk olarak Eylül’ün kaldığı kulübeyi bastı. Eylül ve Deniz orada yoktu ama duvarlara kanla şunları yazmıştı:
“Bu göl ikinizi de yutacak.”

Kasaba halkı panik içindeydi. İnsanlar geceleri sokağa çıkmamaya başladı. Birçok ev kapılarını tahtalarla kapattı.
Eylül, babasının defterini bir kez daha açtı. Defterin arka kapağında gizli bir cep vardı. İçinden eski bir anahtar çıktı. Anahtarın üzerinde “M” harfi kazılıydı.
Deniz anahtarı incelerken, “Bu malikanedeki gizli odanın anahtarı olabilir,” dedi.
Eylül şaşkındı. “Yusuf’un sırlarını açığa çıkarabiliriz.”
Gece yarısı Yusuf’un terk edilmiş malikanesine gizlice girdiler. Ev toz içinde, duvarları örümcek ağlarıyla kaplıydı. Anahtarı denediklerinde gizli bir bodrum kapısı açıldı.
İçeride bir oda vardı. Odanın duvarlarında eski fotoğraflar ve kasaba halkının isim listesi asılıydı. Listelerin yanında işaretlenmiş tarih ve saatler vardı.
“Bu, Yusuf’un kurban günlüğü,” dedi Eylül titreyerek.
Tam kanıtları toplarken arkadan bir ses duyuldu:
“Ne güzel casusluk yapıyorsunuz.”
Yusuf Kara, elinde silahla kapıda duruyordu. Yüzünde korkutucu bir sırıtış vardı.
“Babanızın kanı yerde kalmadı, Eylül. Şimdi sıra sende.”
Deniz bir sandalyeyi Yusuf’a fırlatarak Eylül’ü kaçırdı. İkisi merdivenlerden koşarak malikaneden çıktı, orman yoluna daldılar. Yusuf’un bağırışları arkalarından yankılandı:
“Kaçmayın! Göl sizi alacak!”
Eylül, Yusuf’un kanıtlarını halkla paylaştı. Meydanda büyük bir kalabalık toplandı. İnsanlar artık korkmuyordu. Ellerinde meşalelerle Yusuf’un peşine düştüler.
Deniz bağırdı:
“Artık bizden korkmayacaklar! Bugün ya Yusuf’u yakalarız ya da gölün laneti bizi alır!”
Yusuf, gölün ortasında eski bir teknede pusu kurmuştu. Eylül ve Deniz onu takip etti. Gecenin zifiri karanlığında teknenin gıcırtısı ürkütücü bir şarkı gibi yankılanıyordu.
“Burada bitecek,” dedi Yusuf, silahını kaldırarak.
Ama Eylül cesurca karşılık verdi.
“Babamın hatırası için… Leyla için… seninle savaşacağım!”
Teknede bir boğuşma başladı. Silah suya düştü. Yusuf, Deniz’i tekne dışına itti. Eylül’ü saçlarından tutup göle bastırmaya çalıştı.
O anda gölde garip bir şey oldu. Suyun altından ışıklar yükseldi. Sanki Leyla’nın ruhu oradaydı. Yusuf’un gözleri korkuyla büyüdü. “Bu… bu imkânsız!”
Bir anda tekne devrildi. Yusuf suya düştü ve kayboldu. Eylül boğulmak üzereyken Deniz onu tutup kıyıya çekti.

Eylül nefes nefese göle baktı. “Bitti mi?”
Deniz başını salladı. “Belki de göl kendi adaletini verdi.”

Yazarın diğer paylaşımları;
Sözümoki Mutlaka Bilinmesi Gerekenler
Festivallerde görmek isterdim dediğin etkinlik nedir?
X

Daha iyi hizmet verebilmek için sistem içerisinde çerezler (cookies) kullanmaktayız. "Çerez Politikamız" sayfasından daha detaylı bilgilere erişebilirsin.

Anladım, daha iyisini yapmaya devam edin.