45
Bugün köyde, dedemin evinde geçirdiğim güzel anları özlemle hatırlayacağım... Anlattıkları birbirinden güzel hikayeleri nasıl unutabilirim... Hepsi gönlümün en saklı yerinde duracak... Ayrıca dedemin masalsı evi, nenenim o güzel yöresel yemekleri, tulum sesleri, dökülmüş yapraklarıyla ağaçları, terkedilmiş kuş yuvaları, harman yerinde tatlı sohbetleri, mektupların cevapları, su taşıyan kadınların selamları; özlem dolu bakışları, köydeki gençlerle para toplayıp döner vurduğumuz anlar... İşte tüm bunları bur süreliğine de olsa güzel bir anı olarak hatırlayacağım... İlkokulu bitirmeme iki ay kalmıştı zira... Bir yol ayrımına giriyordum... Ama ne yapacağıma çoktan karar vermiştim.. Muzaffer hocamın izinden gitmek istiyordum... Bunun için Kars'taki Cılavuz Köy Enstitüsü'ne gitmek istiyordum. İmtihanlara hazırlıklarımı son sürat tamamlamak istiyordum. Artık önümde iki ay kalmıştı...
Zühre'yi nerede nasıl görebilirim diye düşünürken Taşköprü'ye yürümeye karar verdim... Taşköprü'yü bu kadar çok sevmemde onun bir ilgilisi ilgi var miydi bilmiyorum ama burada olmak bir nebze olsun bana mutluluk veriyordu...Dolunay geceleri nde onun gözlerini görüyor gibi olmamda tanışmamızda eksik sözcükleri tamamlamak hissi yatıyordu belki de... Bilmiyorum. Belki de gözlerine ve tatlı gülüşüne aşık oldum kim bilir ... Ama şundan eminim, onun bundan haberi yok...
Şu akan Çoruh'a çok geceler Taşköprü de Zühre'nin adını fısıldadım. Gece güne dönerken sustum kimi zaman ama yüreğimde Zühre'ye duyduğum aşk, sözleri tüketiverecek diye çok korktum...
Yeni günün ümidi gibi sevdim onu... Taşköprü'de kimi zaman ise ağladım. Gözümün yaşı Çoruh'a damla damla düşünce yüzüne bakamaz oldum... Taşköprü'nün asırlık taşları düşen damlalarla eriyip yok olacak sandım... Seni her özlediğimde Taşköprü'ye neden gelirim biliyor musun? Senin adım attığın yerleri kazımışım belleğime... Hep oradayım hep aynı yerde...
Köyden iki ay sonra ayrılıyor olmam yüreğime büyük yangın düşüyor da... Senin gül yüzüne tatlı sözünü bir kez olsun şahit olamamak ne büyük eksiklik oluşturuyor bende... Belki de köyde senden bir hikaye dinleyememek ne acı...
Karsa gitmek şimdi bana bir rüyadan uyanmak gibi geliyor. Rüya diyorum ben ama sen her an benimle yaşıyorsun lakin farkında değilsin.
Dökülen yapraklara, yağan kara uykusuz gece, en güzel şiire, köyde günbatımına, Taşköprü deki zamana, daha nicelerine saklı bir sözüm var.
...