Giriş yap! Hesap oluştur!
Nedir?
Ara
Şifreni mi unuttun?
Babamın Göğsünde Saklanan Dünya - Sözümoki
27 Aralık 2025, Cumartesi 00:11 · 3 Okunma

Babamın Göğsünde Saklanan Dünya

Babamın göğsünde bir dünya vardı…
Öyle koca, öyle sakin, öyle güven veren bir dünya ki… Küçücük bir kız çocuğuyken bile o göğüse yaslanınca hayatın bütün gürültüsü susardı. Sokaklar kalabalık olsa bile, içimde hep bir “sakinlik yuvası” dururdu. Çünkü bilirdim: Babam varsa, dünya bana dokunamaz.
Onun yanında büyümek; zenginlikle değil, adamlıkla tanışmak demekti. Hayatı boyunca bir karıncayı bile incitmemiş bir adamın kız olmak… bir çocuğun omuzlarına yük değil, şeref yüklerdi.
Babam konuştu mu insan rahat ederdi; sustu mu, yine huzur olurdu.
Sanki varlığı bile insana güven dağıtırdı.
Sanki yürüdüğü toprak bile sessizce, “Geç baba, senin kalbin temiz,” derdi.
İnsanların sesini kısmadan, kimseyi ezmeden yaşadı o.
Ne bir böbürlenme, ne bir kibir…
Ne bir hesap, ne bir hile…
Hayat onun için tertemiz bir yoldu.
Ve ben, o yolun kenarlarında büyüyen küçük bir çiçek gibi, gölgesinde hep kendimi güvende hissederdim.
Benim babam garibandı, evet…
Ama bu hayatta en zenginlerden bile daha tok, daha onurlu, daha geniş yürekli bir insandı.
Parasızlık adamı küçültmezdi onun gözünde; vicdansızlık küçültürdü.
Birinin yüzünü güldürmek için kendi lokmasını paylaşmaktan hiç çekinmezdi.
Çünkü o; ekmeğin değil, yüreğin bereketine inanırdı.
Onun davranışları, bana hiç fark ettirmeden bir öğreti verirdi:
“İncitme.
Hep insanca kal.
Düşeni hor görme.
Gücün yetiyorsa koru.
Yetmiyorsa dua et.
Ama asla kötü olma.”
Bazen düşünüyorum da… Babamla konuşmalarımız çok uzun değildi belki, ama bana verdiği öğütler bir ömre bedeldi. Bir hareketiyle, bir bakışıyla bile insan olmanın ne demek olduğunu gösterirdi. Hani bazı insanlar yaşarken heykeli dikilmez ama kalplerde dikilir ya…
İşte benim babam tam öyle biriydi.
O göğüs…
O göğüste saklanan o dünya…
Benim çocukluğumun en sağlam kalesiydi.
Ne yıkıldı…
Ne dağıldı…
Ne de unutturdu kendini.
Onu kaybettiğim gün, sanki yeryüzü bir anda eksildi.
Ağaçlar daha sessiz, sokaklar daha durgun, nefesler daha ağır gelir oldu.
Ama garip olan şu ki…
Bütün bu eksilmelerin içinde babamın öğrettiği insanlık, içimde daha gür büyüdü.
Çünkü bir insan ölünce bitmezmiş meğer…
İyiliği varsa, merhameti varsa, hayırlı bir iz bırakmışsa…
O insan, toprağın altında değil; yüreğin içinde yaşıyormuş.
Ve ben bugün hâlâ o göğsü hissediyorum.
Bazen bir rüzgârda…
Bazen gecenin sessizliğinde…
Bazen içim daralınca bir anda gelen o “tamam kızım, halledersin” rahatlığında…
Babam yok ama…
Babamın dünyası hâlâ benim içimde.

Yazarın diğer paylaşımları;
Sözümoki Mutlaka Bilinmesi Gerekenler
"Torpil" ile "Referans" arasındaki çizgi sence nerede başlar, nerede biter?
X

Daha iyi hizmet verebilmek için sistem içerisinde çerezler (cookies) kullanmaktayız. "Çerez Politikamız" sayfasından daha detaylı bilgilere erişebilirsin.

Anladım, daha iyisini yapmaya devam edin.