BURSA ULUCAMİ'DE KANDİL

Bu gece Peygamber Efendimiz (sav)'in dünyaya teşriflerinin 1448. Yılı münasebetiyle Mevlid Kandili'ni idrâk etmiş bulunuyoruz. İlk defa bir kandil gecesini ev haricinde geçirdim. Dünyanın en mukaddes dördüncü mabedi olan Bursa Ulucami'deydim. Hem cuma, hem kandil olması hasebiyle o kadar kalabalıktı ki, akşam namazı eda etmeye içeri girmek için sırada bekledim. Bu da bir ilk olduğu için güzeldi. Rabbinin huzuruna durmak için sırada beklemek... Melekler belki de her adımımıza, her beklediğimiz dakikaya daha fazla sevap yazardı. Bu arada caminin bayan giriş kapısı dikkatimi çekti. Önünden kim bilir kaçıncı kez geçiyordum lâkin hiç dikkatli incelememişim. Onu da inceleyip fotoğrafını çekme fırsatım oldu böylelikle. İçeri girdiğimde ilk defa bu kadar büyük bir kalabalık ile karşılaştım. Caminin yarısını bayanlar doldurmuştu. Namaz kılmak için zar zor yer buldum fakat yine de çok mutluydum. Çünkü içeride müthiş bir manevi atmosfer vardı. Âdeta iliklerime kadar hissetmiştim bunu. Çünkü herkes içeriye, nefsini dışarıda bırakarak girmişti. Kimisi namaz kılıyor, kimisi Kur'anokuyor, kimisi de zikirle meşgul oluyordu. Herkesin tek gayesi rıza-yı ilâhi idi. Ulucami'de kıldığım namazın tadına hiçbir yerde eremiyordum. O yüzden daha bir hissederek, daha yavaş kılmaya çalıştım. Rabbim inşallah cümlemizin ibadetlerini kabul eylesin...
Akşam namazından sonra Mevlid programı başladı fakat acelem olduğu için kalamadım.
Ne güzel, ne kutlu bir gündü bu gün! Abdesthanede herkes birbirinin kandilini tebrik ediyor, camide tesbihini bitiren hiç tanımasa bile yanındakine veriyor, herkes birbirine saygı ve tebessümle yaklaşıyordu. Din kardeşi olmak işte böyle bir şeydi...
Allah (c.c) daha nice Mevlid Kandillerine erişmeyi nasip etsin inşallah...