Benim bunca rüyaya
uyanıkken ihtiyacım var.
Uyandır beni,
Aç gözümü..
Hala bi şans diliyorum senden.
Göğüs boşluğuma tek bi şans.
Karalanmış kadar değil,
Yaralanmış kadar sev bu kez.
Çünkü her şey değişirken,
Senin gözümde aynı kalışını seviyorum.
Yalnız böyle zamanlarda varlığım ,
Bi kadının gözlerinde yok oluyor sanki.
Ve ümitsizlik ölmek üzere olan bi şairin yere basmayan tabanları gibi.
Temizliği kimseye varamadığından.
Her gün geçti diyorum içimden.
Geçmediğini bilmenin dile vurulmuş hali de bu.Onlar bilmiyorlar.
Hakikat ruha dair,ürettiğimiz güzel anları, yaşayarak tükettik.Gerçek acı bu, henüz içinde barınamadığımız şey bu..
Tüm duygulara yanılgıdan bi çerçeve gibi.Hepsi bu..
Hepsi..
Ve ben; Günlerdir sana iğne deliğinden bakar gibiyim.Sevebilme kaygısı taşıyorum.Oysa alın gibi yazılası ,öpülesi ve hatta oraya kaçılası bi yer daha yok.
Gitmek istemeni de anlıyorum.
Kuşlar anlamıyor.
Bu mevsim ve şurada duran kalem.
Anlamıyor.
Benim anlayabildiğim kadar git sende.
Zaten yedek bi omuz gibi şimdi kurduğum her cümle.
Sere serpe yazıyorum sana.
Yazarken her şey güzelde, ya yaşarken ?
Geleceğe vaad verecek kadar umutlu olamadık henüz.
Boşver , ikinci bi gökyüzü daha yok.
Koşar adım kaçarken ,
Sen de başını yukarı kaldır.
Çünkü buna değer..