Mezopotamya’nın bağrından doğdu,
Tarih onu ustaların ustası diye yazdı.
Demir onun elinde dile geldi,
Su onun aklıyla can buldu.
Gökyüzü yıldızlarını sayarken,
O yerin sırlarını çözüyordu.
Bir çark döndüğünde zaman dile gelir,
Bir fıskiye aktığında medeniyet yükselirdi.
Kuleler onun saatleriyle konuştu,
Mekanizmalar onun zekâsıyla coştu.
Asırlar sonra bile hayran kaldı insanlık,
Çünkü o, geleceği geçmişte kurmuştu.
El-Cezerî!
Sen ki aklın ışığıyla çağları aydınlattın,
Sanatı, bilimi, inancı birleştirdin.
Senin izinde yürüyen her nesil bilir ki:
İlim, sabır ve emekle göğe kanatlanır.
Adın destan oldu,
Sen çağların ötesinde bir bilge,
Medeniyetin altın mühürlü nişanısın.
Ey Cezerî,
Senin mirasın insanlığın ebedi yol haritasıdır!