Dünyanın bir haritası var oysa.
Ben bilinmez bu haritayı kaybettiğim de öğrendim. Daha küçükken anne karnında kaybetmeyi keder sanan canlıydım.
Ne yazık ki ben bunu gözümle veya duyamayacağım tarifi olmayan asılsız bir hissiyat sandım. Bize bunu veren kederse eğer kazanmayı veren kimdir diyorum. Bilmiyordum..
Belki de alışagelmiş bir durumdu. Kazanmak şanstır. Kaybetmek ise kader.. Hangisi kader hangisi keder? Hangisi şans..
Biz cümlelerin anlamını yitiren birileri olduk..
Her şey apacıkken biz karmaşıklığa doğru çekildik. Karıştı.. Karıştı..
Bilmediğimiz bir ülkenin diline girdik. Kaybolduk.
Şimdi ellerini aç ve parmaklarını birbirlerinden ayır. Ne görüyorsun?
Hepsi birbirinden uzak ve mesafeler eşliğin de bir o kadar da birbirlerine bağlı bir el..
Kazanmak şanstır kaybetmek ise kader demiştim ya. Kaybetmek parmaklarımızın arasındaki boşluk kadar kısa ve derindir..
Ama kazanmak parmaklarımızın arasındaki boşluğu doldurmak kadar ince bir hassasiyet..