Anların birikişi arasından ,
Sabrım sıkılmış yumruk gibi göğsümde.
Tekinsiz içimin sarkıntıları.
Tartmadan verilmiş şu kelimeler ,
Hangi gönül evinde şimdi.
Hem suçlu , hem mavi .
Bir çareyim kavuşmakta.
Beni boğazında büyüttüğün ,
Sessizlikle hırpala.
Küllüğüme kuş sıçmış.
Ayrışılmış hücrelerimden sızmış düşünceler.
Adımlarımı üstlenmeyen yollar.
Seni bilmeyen insanlar var.
Geniş zamanları yoracağız.
Alın yazımın küçük iştahı ,
Yüregimin ruhsatı yok.
Edilmemiş bir ah kadar varım.
Annemin diziyle çözebilirim bunu.
Her şey için gerekçe sunulmuş ,
Gerçeği görmek için indirilmiş kepenkler.
Alıcı gözüyle baktığım uçurum.
Senin gözlerin mi kadın ,
Hatırla,
Kabullenişi ezberleme duvarındaki adınla.
Uyuşturulmuş duyguları yararak geçen sonsuz yankıyla.
Pak edilmiş iki karışlık yarayı , yirmi üç Eylüllük bir umuda emanet etmiştim o gün.
Yalpa yaparak yürüyen ,
Şu göğe çalan ,
Ilıman yüzün.
Sevgiyi epeydir dünde kaybetmedi.
Hınca hınç sızıdan ibaret.
Dönümü çabaya kök salan toprak.
Unutmadı , sana benzeyen yağmurunu.
Hatırla,
Çünkü bu his birine donör olacak kadar içtedir.