Namluya sürdüm çaresizliğimi
Göz dedim
Gez dedim
Arpacık dedim
Meğer ben beni benle bensiz bırakamazmışım
Göz göze değmeden
Gez istediğini bulmadan
Arpacık bir gönle sığmadan
Gönül kimseye pespaye düçar kanarmıymış hiç
Gönle hendek kazımışlarki beldesinin ismi yâr
Gönül ki yârin yarası yâr ile kavuşmak olsa yine kanayıp yanar
Huzur-u müsebbibi sahibi kılınmış karar
Nasır ki bu hendek geleni ataşında yakar
Derdimi derdine eriştiren gönlümün bağı
Yakıp yıktım gurur denen dağı
Tarumarım yitik ömür çağı
Hal-ı vıranem yitirme sağı