KARŞI KOYAMAMANIN PSİKOLOJİSİ

Geçen gün şöyle bir haber gördüm "Hindistan'da erkek arkadaşıyla evden kaçan kız 3 kişi tarafından meydan dayağına tutuldu. "
Videoda gördüğüm kadarıyla kız tepki vermiyor,verdiği en büyük tepki yalvarmak oluyor. Erkeklerin kadınların namusları üzerinde söz söyleme,infaz kararı verme,kendilerini kadınların hükümdarları olarak görme hakkını onlara kimin verdiğini hiç sormuyorum bile. Bugün sadece başlıktan da anlaşılacağı üzere karşı koyamamanın psikolojisi üzerine konuşacağız.

Sizce o kızın canı acıdığı için mi sesini çıkarmıyor,yoksa altında başka bir sebep mi var? Oysa canı yanan insan daha da hırçınlaşır,saldırır. Ancak şiddet gören kadınlarımızın bir çoğu ne yazık ki sessiz kalıyorlar. Bunun birinci sebebi öğrenilmiş çaresizlik. Toplum ve ne yazık ki anne babalarımız en güvendiğimiz insanlar bile küçüklüğümüzden itibaren bize hep erkeklerin daha güçlü olduğunu,kadınların onların namusu olduğunu,onların sinirli ve alttan alınması gereken varlıklar olduğunu söylüyor. Bebekliğinden bu mantığa maruz kalmış bir insanın bilinç altında kendisine psikolojik,fiziksel veya maddi şiddet uygulayan adama karşı elinden hiç bir şey gelmeyeceği düşüncesi oluşuyor. Ve bir yerden sonra o kadın kendi çözüm yollarını kendi kapatmaya başlıyor çünkü bilinç altı bu mantığın tamamen doğru olduğunu ıspatlamak için çaba sarfediyor. İkinci sebepse. Bunu hak ettiğini düşünmesi. Çünkü yine kız çocukları ne yazık ki sadece onlara özel günahları duyarak büyüyorlar. Ve bir gün olur da bu günaha düşerlerse yakalandıklarında her türlü sömürüye sessiz kalıyorlar. Çünkü onlar bir günah işlemişlerdir ve cezasını çekmek zorundadır. Mantalite bu şekilde ilerliyor. Bu arada kızı kaçıran çocuğa niye bir şey yapılmadığını,ya da bir kız bir adamla ilişkiye girdiğinde niye sadece kızın cezalandırıldığını yine sormuyorum. Sanırım dinler yalnızca kadınlara gelmiş.

Bu olayla ilgili Khaled Hosseini'nin Bin Muhteşem Güneş kitabından bir örnek verebilirim. Meryem babasız ve annesi tarafından sürekli aşağılanarak büyütülmüş bir kızdır. Daha sonra evlendiği kocasından her gün dayak yer ancak sesini çıkarmaz tüm hayatını kocasını sinirlendirmemek üzere dizayn eder. Leyla ise tam tersi babası tarafından son derece kendinden emin,adaletli ve üstünlük mantığının yerleştirilmediği bir sistemle büyütülür. Ancak babası vefat edince Meryem'in kocası alavere dalavere onu ikinci karısı olarak alır. Bir süre sonra ona da aynı şiddeti uygulamaya başlar ve Leyla bir yerden sonra dayanamayıp kocasının suratına okkalı bir yumruk indirir. Nasılsa her türlü dayak yiyorum bari kendimi savunayım der. Evet kocası o an daha da delirir fakat ondan sonra ki günler tavrını ona göre ayarlar.

Yani bağırmak,karşı koymak kolay. Buna engel olan alt yapıyı yıkmakta esas mesele.