Bir lades tutuşsak seninle,
Parmaklarımın arasındaki sıcaklığın,
Bir yıldız gibi titreyen ellerin,
Bütün sessizlikleri konuşsa da,
Ben yine “Sesine” derim, kalbimle.
Sen “Nesine?” diye sorarsan,
Ben sadece bir nefes gibi fısıldarım,
“Senin sesine…”
Çünkü yüzün hep aklımdadır,
Ama sesin ruhumda yankılanır.
Gecenin koynunda yalnız kaldığımda,
Ay ışığı bile yetmez bana,
Çünkü senin gülüşün,
Senin kelimelerin,
Beni hayata bağlayan en ince iptir.
Rüzgârda bile fısıldar gibi gelir bana,
Bir yaprağın titremesinde senin nefesini ararım.
Uzakta olsan bile,
Her köşe, her sokak, her an
Senin sesinle doludur.
Bir lades tutuşsak seninle,
Zaman durur mu bilmem ama
Kalbim bir ritim bulur,
Sadece senin sesinle çarpar,
Sadece seninle anlam kazanır.
Ve ben bilir,
Seninle her anı yaşamak bir mucize,
Ama sesin…
Sesin en büyük mucize,
Ona sarılırım gözlerim kapalı,
Ve yüzünü düşlerim, hep seni…