Platonik aşk
Kurşuni bir göğün altında,
Ne de çok ağlamıştım sana.
Senle geçen geçmişe,
Harcanmış bir geçmiş dermiyim hiç?
Bizimkisi iki yalnız ruhun buluşması,
Sonra da birbirini tamamlayıp,
Bütün olmasıydı.
Yani bizimkisi AŞK 'tı.
Sozsuzdu...
En azından ben öyle sanıyordum.
Taki platonik bir aşık rütbesine düşene kadar.
Platonik olunca aşklar,
İnsan kendini bir kahır yokuşuna tırmanıyor olarak buluyor.
Bir türlü bu yokuşun sonu gelmiyor.
Ve bir türlü soluklanacak bir mutluluk köşesi bulamıyor.
Nefes alamıyor.
Çok yükseklere çıkmışcasına ciğerleri yanıyor.
Ve de çok korkuyor.
Kendini hep yokuşun ortasında sanıyor.
Aniden ayağı kayarda düşerse,
Kim tutup kaldıracak onu diye
Kara kara düşünüyor.
Platonik aşıklar işte,
Hayatını hep böyle yaşıyor.
Tabi buna da yaşamak denirse...