istemem düzenli şeyler

Beni yaralayan güzelliği yok et ya da hayatımı mahveden bedeni değiştir.

Uzunca baktın ardına fey
Ne istedin neden vazgeçtin
Narlanmayı diledin lakin bacakların titrerdi
Bu tehlikeli bir kombinasyon
Düşünen sensin, düşünmemeyi arzulayan
Kimsin sen bu ikilemde
Attığın her adım zarar verecek
Bölün ikiye.. Beni bölün ikiye.

Kemer mi çok sıktı belini yoksa sen mi çok yedin fey
Yoldan çıktın görmüyor musun hakikati
Kemeri de çıkar bir şey de yeme belini de kes
Morfinin benim bağımlım değilsin
Ölümden önce de ben varım çok uzaklaşma
Hikayeler ağır gelecek dinleme onları
Uzaklaşma kendinden.. Uzak.

Hep tertemiz bir şimdi,
Yüreğimdeki keskin çığlıkla atan,
Geçmişin gölgelerinde soluk yüzler,
Vah haline yetişemeyenlerin ardında...

Canlı bir rüya gibi yaşanan deneyim,
Uçuşan bembeyaz bulutlar,
Kahverengi gözleri var ama,
Gökyüzü gibi bakıyor.

Beyaz ve siyahın dansı gibi renksiz,
Parlıyor, parıldıyor bu gizemli aura,
Dudakları kırmızı bir ışıltıyla aydınlatıyor,
Ah, ölsem bari...

Geleceğine bir gül kondurdum,
Mavi, ama hala kanıyor,
Her yere yayılan birlik için,
Birlikte bakınca, ne kadar da güzeliz yan yana...

Kaçak senelere dönüyorum, Sayısız paydada kaybolmuşum. Saat şaşısı oldum, Beş inci dakikadan sonra.
Lâl ölürüm bu sessizlikte, Kelimelerin uğultusunda boğulurum. Gözlerim derya olur, Gönlüm bir gemi gibi yelken açar.
Bir zamanlar anlamlıydı her nefes, Şimdi zamansız bir serüvenin içindeyim. Unutulmuş bir hikayenin izinde, Geçmişin derin sularında yüzüyorum.
Kaçak senelere dönüyorum, Rüyaların peşinde koşuyorum. Umutsuzlukla savaşırken, Yeni bir başlangıç arayışındayım.

Alacalığında göğün, ufuk çizgisinde tan yerinin kızıl kızıl yanan simsiyah derinliği, günün ilk ışıklarının doğduğu anın müjdesini taşır. Ufuk çizgisinde beliren o müstesna ışık, yavaş yavaş yayılarak karanlığı boğar, doğanın uykusundan uyanışını kutlar. Ve o karanlık, artık simsiyah değil, umut ışıklarıyla dolu, güneşin doğuşuyla birlikte yeniden can bulmuş bir yaşama sahiptir. Gökyüzünün bu alacasında, umutların yeşerdiği, yeni bir günün başlangıcı saklıdır.