Yine düştüm sana, bir yanım küfrederken sana, bir yanım ise bahaneler yaratıp yol açmak istiyor sana. Nasıl bir bağ bu, içinde sen yoksun. Ölen birini hayatta tutmaya çalışıyorum, gülü lale yapmaya, kurak bir araziyi ormana döndürmeye çalışıyorum. Boşuna bir çaba, öyle boş bir çaba ki. Sen bilmezsin delilikle yok olmak arasındaki çizgiyi. Sen bilmezsin sevgi dilenmeyi. Ben anlamıyorum hiç kendimi, hiç mi sevmeyi öğrenemedim kendimi, aradım durdum dedim hep sevgiyi. Para pul, zenginlik, yarış, hırs, kavga, insana ne verir Tanrı aşkına.
Seni görmek imkansız olunca, rüyalar tiyatro sunuyor bana. Ah kalbimin ritmi, özlemek delirtir mi adamı. Sensizlikle kaç yıl daha nefeslenirim bilmem. Oysa seni gördüğüm her an, çokça kendim sanmıştım. Aşk sendin, geri kalan her şey süsmüş sadece. Unuttum derken nasıl da hortladın yine. Biliyorsun bu hikayede sen yoksun. Bu hikayede sen neden yoktun. Duygusallık başa bela, incelik hep bir hastalık. Kalbim öyle bir yerde ki doydum sanki her şeye. Küsüm sana Öğretmenim, küsüm sana.