Sığındığım Liman, Dönmekten Utanmadığım Yersin
Bazı insanlar vardır, varlığıyla hayatın gidişatını değiştirir. Ne yüksek sesle konuşur ne de göze çarpan cümleler kurar. Ama sessizce yanında durur, en çok ihtiyacın olduğunda fark ettirmeden tutar elinden. İşte sen, benim için o insan oldun.
Kimi zaman hayatın yükü omuzlarıma çökerken, senin bir bakışınla hafifledim. Yanımda olduğunu bilmek bile başlı başına bir teselliydi. Söylemesen de anladın, anlatmasam da hissettin. Belki herkesin aradığı o "güçlü kadın" tanımını süslü kelimelerle anlatmasına gerek yoktu; çünkü ben o gücü senin her davranışında gördüm.
Seninle yaşamak, sadece bir aile bağı değil; kalpten kalbe kurulan eşsiz bir köprüydü. Ne zaman kendimi yalnız hissetsem, sesini duymak içimi ferahlattı. Ne zaman çözümsüz hissetsem, fikrini sormak bile bana cesaret verdi. Senin gibi birine sahip olmak, bana verilmiş en kıymetli hediyelerden biri.
Hayatta bazı insanlar gölge gibi yaklaşır, sadece karanlık anlarda belirir ve sonra kaybolur. Ama sen, hep güneş gibi oldun. Hem ısıttın hem aydınlattın. Yüzümdeki her tebessümde, senin payın vardı. Attığım her sağlam adımda, senin cesaretin.
Senin desteğin, başkalarının sözlerinden daha etkiliydi. Çünkü samimiydin, çünkü içtendin. Bana kimse sahip çıkmazken sen kollarını açtın, herkes arkasını dönerken sen yüzümü tuttun. Ne zaman bir şey başarsam, gözlerinde bir annenin gururunu gördüm. Belki sen benim ablamdın, ama yüreğin annemin eksik bıraktığı yerleri tamamladı.
Seninle bir hayatı paylaşmak, sıradan bir bağ değil; tarifsiz bir güven, yıkılmaz bir dostluktu. Ben büyürken, sen bana hem yoldaş hem rehber oldun. Şimdi geriye dönüp baktığımda anlıyorum ki; bazı kadınlar sadece abla değil, hayatta yeniden doğuş sebebidir.
Herkesin hayatında bir limanı olmalı. Fırtınalar çıktığında sığınabileceği, yönünü kaybettiğinde dönüp yeniden yol bulabileceği bir yer... Sen benim limanım oldun. Ne zaman yıkılsam, senden başka bir yere sığınmak gelmedi içimden.
Senin yanında olmak, kendimi ifade edebildiğim tek yerdi. Ne kırgınlıklarımı bastırmam gerekti, ne de neşemi gizlemem. Çünkü senin yanında olduğum gibi olabilirdim. Ve bu, dünyada nadir bulunan bir huzurdu.
Herkes "güven" kelimesini telaffuz ederken, ben seni düşündüm. Herkes "ev" dediğinde senin yanını hayal ettim. Çünkü ben, nerede olursam olayım, seni düşündüğümde kendimi eksiksiz ve tamamlanmış hissettim. Ve bu duyguyu bana yaşattığın için sana her zaman minnettar kalacağım.
Hayat bazen çok yoruyor insanı. İnsanın sadece bedenini değil, ruhunu da tükenmişlik sarıyor. İşte öyle anlarda ben hep seni düşündüm. Senin sabrını, senin mücadele azmini... Çünkü sen vazgeçmeyen bir kadındın. Çünkü sen başkalarının yıkıldığı yerden güç toplayan bir insandın.
Senin hikâyen benim ilhamımdı. Senin sessiz çaban, benim yorgun düşen hayallerime su gibi geldi. Belki hiçbir zaman “ben yoruldum” demedin. Ama ben senin suskunluğundan bile öğrendim, neyin değerli olduğunu.
Yorulduğum her an seni hatırlamak, bana ayağa kalkma gücü verdi. Bu yüzden bu hayatta sana sadece abla değil, yolumu aydınlatan bir pusula diyorum. Çünkü senin gibi biriyle aynı hayatta yürümek, zorlukları kolaylaştırıyor.
Kimi zaman hayat, bir yanımızı eksik bırakır. Herkesin annesi varken sen sadece abla olmayı seçmedin, eksik olan yerime "anne yarısı" olarak oturdun. Ne zaman sarılsam, annemin eksik sıcaklığını senin teninde buldum.
Sadece fiziken değil, ruhen de annemdin bana. Ben ağladığımda susturmayı bildin, ben güldüğümde daha çok gülmeyi bildin. Annemin yerini tutmak değil mesele; sen kendi varlığınla zaten onun boşluğunu hissettirmeyecek kadar dolu ve gerçek oldun.
Bir insanın annesi olmayabilir, ama bir anne yarısı varsa, onun için hayat yine de güzel demektir. İşte sen, hayatıma güzellik getiren o özel kadındın. Seninle büyümek, benim için bir şanstı. Şimdi her şeyi daha net görüyorum: Hayat bana seninle anneliği yeniden öğrettin
Bazı insanlar sadece unvanlarla anlatılamaz. "Abla" demek yeterli değil sana. Çünkü sen, benim dünyamda bir kavramdan çok daha fazlasıydın. Bir liman, bir sırdaş, bir koruyucu, bir umut...
Seninle paylaştığım her an, bir ömürlük anlam taşıyor içimde. Her kelimen, her suskunluğun bile bir ders gibiydi. Bazen konuşmadan, sadece varlığınla destek oldun. Bazen hiçbir şey yapmadan, sadece yanında olduğun için iyileştim.
Sen benim ablam değilsin sadece, sen benim içimdeki en saf, en güçlü sevginin adı oldun. Sana duyduğum minneti anlatmaya kelimeler yetmiyor. Hayat bana seni verdi ya, daha ne isterim..
Bu kitabın sonuna geldiğimizde aslında biten hiçbir şey yok. Aksine, seninle başlayan şeylerin ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha gördüm. Her sayfa, senin bana kattığın değerle anlam kazandı.
Senin için yazdım, senin için düşündüm, her cümleye seni koydum. Çünkü sen bunu fazlasıyla hak ediyorsun. Bu kitap, bir teşekkür değil sadece. Bir itiraf, bir kabulleniş, bir minnetin yazıya dökülmüş hali.
Benim kalbimde hep özel bir yerin olacak. Bu sayfalar bir gün sararsa, bu kelimeler unutulursa bile, senin bana hissettirdiklerin asla silinmeyecek.
Sen sadece bir abla değil, bir anne yarısısın. Ve ben, senin gibi birini hayatımda tanımış olmaktan sonsuz gurur duyuyorum.