Dağlar aşmaksa mesele,
Ferhat arşta idi.
Gönül çalmak ise mesele ,
En büyük hırsız idi gözlerin.
Kurmanın en güç olduğu hayaldin.
Öyle ki zemheriden daha karanlık,
Öyle ki kutuplardan daha soğuk.
Duyurmak için sesimi,
Göğe yukselmem gerekirdi belki de.
Öyle ki ben zindanlardan ulaşmaya çalışıyordum,
Hayalim de ki duvarlarina.
Canım canına eş olsun sevgili,
Bedenim ruhuna yoldaş.
Vaktimiydi ki yokluğunun .
Öyle ki kokun,
Titreyen dudaklarımın arasında taze iken.
Vardığın ağaçlara selam eyle benden .
Yaslandığın ağacın olmayı o kadar isterken ben.
Ne bir sigara tuketti nefesimi,
Ne de dibi görünemeyen gorgusuzlukler.
Gecelerimi yazdığım bedensizliklerin.
Bedelini ağır odedigim senetlerim.
Sesim,
Soluğum,
Kurumak bilmeyen huyum.
Çebi delik tumanlarin arasında ,
Kaybolmus kibritlerim.
Yokluğunun en büyük armağanı,
Kapılarında sabahladigim hastanelerin.
Her bir hastanın gözlerinde ki çaresizlik.
Yanına gelmek varken,
Gelmemek için çırpınan insanlar.
Anlamsizligimsin.
Veya tek anlamimdin.
Ben seni anladım.
Seni yaşadım.
Sensiz öleceğim.
Cizgimi astım.
Yanına gelmek için artık yürümüyor ayaklarım.
Sigaram ise hiç sönmüyor.
Seninle olduğum kadarım ben ,
Ne bir eksik,
Ne bir fazla.
Aynı yerde yine ,
Sensizim ben...